Kerim Kur'an. 26-Şairler Suresi (Şuara) 165.-166. Yüce Alim, El Kahhar, Müntekım, Cabbar, Rahman'ın adıyla. Rabbinizin sizler için yaratmış olduğu eşlerinizi bırakıyor, erkeklere gidiyorsunuz. Siz azgınca haddi aşan bir toplumsunuz. -Şüphe yok Allah doğru söyledi. 77= Karia suresini yazıp taşısa Zinde olur bedenen kuvvet bulur uyuşukluk gider. 78= Asr suresi hergün Gün doğduktan sonra okusa Kbir azabından emin olur. 79= Hümeze suresini okuyup suya üfürse veya yağ a üfürüp göğsünde Ağrı olan yere sürse ağrıyı giderir. 80= Fil suresini düşman larına okusa üfürse Kaçıp giderler, HâkkaSûresi سُورَةُ الْحَٓاقَّةِ GERÇEKLEŞEN 70. Meâric Sûresi سُورَةُ الْمَعَارِجِ DERECELER SAHİBİ 71. Nûh Sûresi سُورَةُ نُوحٍ NUH 72. Cin Sûresi سُورَةُ الْجِنِّ CİN 73. Müzzemmil Sûresi سُورَةُ الْمُزَمِّلِ ÖRTÜSÜNE BÜRÜNEN 74. Herbir sure Tevbe suresi hariç «Bismillahirrahmanirrahim» kelimesiyle başlar. Neml suresi 30. ayette besmele'nin tekrar edilmesiyle Kur'an-ı Kerim’de sureler adedince bu ayet de tekrar edilmiştir. En uzun sure, 286 ayet ile Bakara suresi ve en kısa olanı da 3 ayet ile Kevser suresidir. Surelerin ayet sayısı birbirinden farklıdır. Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) (bir hadis-i kudsî'de) Rabbinden naklen buyururlar ki: "Bir kul günah işledi ve: "Ya Rabbi günahımı affet!" dedi. Hak Teâlâ da: "Kulum bir günah işledi; arkadan bildi ki günahları affeden veya günah sebebiyle cezalandıran bir Rabbi vardır." Fast Money. En'âm Sûresi 70. Ayet Tefsiri Hakkında Konusu Nuzül Fazileti En'âm Sûresi Hakkında Enâm sûresi çoğunluğun görüşüne göre Mekke’de bir defada inmiştir. Ancak üç veya altı âyetinin Medine’de indiğine dair bir görüş de bulunmaktadır. 165 ayettir. Mushaftaki tertibe göre 6, iniş sırasına göre 55. sûredir. Sûreye isim olan اَلأنْعَامُ enâm kelimesi Arapça’da “deve, sığır ve koyun gibi evcil hayvanlar, ceylan, geyik ve benzeri yabani hayvanlar ve bir takım binek hayvanları” mânasında kullanılmaktadır. Bu kelime sûrenin 136, 138, 139 ve 142. âyetlerinde altı kez tekrar edilmiştir. En'âm Sûresi Konusu Esasen İslâm’ın inanç esaslarının işlendiği bu sûrede özetle şu mevzular yer almaktadır › Allah’ın birliğinin delilleri; ilim, irade, kudret gibi sıfatları beyân edilerek şirkin geçersizliği ve âhirette sebep olacağı vahim neticeleri haber verilir. İslâm inancını kabul etmeyen kâfirlerin, Kur’an’ın davetine bigâne kaldıkları takdirde, kendilerinden önceki kâfirlerin uğradıkları hazin akıbete uğrayacakları ikazı yapılır. › Peygamberin tebliğ vazifesi ve bu vazifeyi ifâ ederken kullandığı imkânların sınırlı oluşu, zengin veya fakir her seviyeden muhatapla münâsebetleri ele alınmakta, özellikle çevreden gelen baskılar sebebiyle fakir müslümanlara olması gereken ilginin azaltılmaması istenmektedir. › Tevhid mücâdelesinde Resûlullah ve etrafındaki müslümanları teselli etmek, münkirlerden gelecek eziyetlere karşı sabırlı olmaya teşvik etmek ve takip edilmesi gereken bir tebliğ metodunu öğretmek gayesiyle Hz. İbrâhim’in putperest kavmiyle olan münâsebetleri, onları şirkten vazgeçirmek için getirdiği deliller üzerinde durulur. Efendimiz’den önceki bütün peygamberlerin hep aynı hidâyet yolunun yolcuları oldukları ve insanları bu doğru yola davet ettikleri, dolayısıyla Peygamberimiz’e düşen vazifenin onların nurlu izinden yürümek olduğu beyân edilir. › Bir kısım hayvanlar ve ziraat mahsulleriyle alakalı olarak putperest Arapların benimsedikleri yanlış uygulamalar dile getirilip reddedilir ve bu hususta uyulması gereken İslâmî kâideler açıklanır. Haram ve helâli belirleme yetkisinin sadece Allah’a ait olduğu ortaya konur. › Son olarak ana-babaya iyilik, çocukları öldürmemek, günahları terk etmek, yetim malı yememek, adâletli olmak ve benzeri gibi İslâm’ın temel ahlâkî esasları tekrar edilerek tabi olunacak dosdoğru yolun bu olduğu, bütün ilâhî kitapların hep bu esasları getirdiği, dolayısıyla ölüp âhiret gerçeği ile karşılaşmadan önce bu esaslara uygun bir şekilde iman ederek sadece Allah için bir kulluk yapmanın gereği üzerinde durulur. Yaratılmış olmanın ve imtihan edilmenin gayesi de zaten budur. En'âm Sûresi Nuzül Sebebi Mushaftaki sıralamada 6., iniş sırasına göre 55. sûredir. Hicr sûresinden sonra, Sâffât sûresinden önce Mekke’de nâzil olmuştur. Tamamına yakınının Mekke’de indiği hususunda ittifak vardır. Abdullah b. Ömer’e ulaşan bir rivayete göre Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur “Enâm sûresi bana toplu olarak indi. melek tesbih ve hamd sözleriyle bu sûrenin inişine eşlik etti” Taberânî, el-Mucemü’s-sağ^r, I, 145. Abdullah b. Abbas’tan aktarılan bir rivayette de Mekke’de “bir defada” indiği teyit edilmiştir Taberânî, el-Mucemü’l-kebîr, XX, 215. Ancak birkaç âyetinin Medine’de indiğine dair görüşler de vardır bk. İbn Atıyye, II, 265; Elmalılı, III, 1861. En'âm Sûresi Fazileti Enâm sûresinin faziletine dâir Allah Resûlü şöyle buyurduğu rivayet edilir “Enâm sûresi bana toplu olarak indirildi. Yetmiş bin melek tesbih ve hamdederek bu sûrenin indirilişine eşlik etti.” Taberânî, el-Mucemü’s-sağîr, I, 145 “Enâm sûresi, Kur’ân-ı Kerîm’in en üstün sûrelerinden biridir.” Dârimî, Fezâilü’l-Kur’ân 17 وَذَرِ الَّذ۪ينَ اتَّخَذُوا د۪ينَهُمْ لَعِبًا وَلَهْوًا وَغَرَّتْهُمُ الْحَيٰوةُ الدُّنْيَا وَذَكِّرْ بِه۪ٓ اَنْ تُبْسَلَ نَفْسٌ بِمَا كَسَبَتْۗ لَيْسَ لَهَا مِنْ دُونِ اللّٰهِ وَلِيٌّ وَلَا شَف۪يعٌۚ وَاِنْ تَعْدِلْ كُلَّ عَدْلٍ لَا يُؤْخَذْ مِنْهَاۜ اُو۬لٰٓئِكَ الَّذ۪ينَ اُبْسِلُوا بِمَا كَسَبُواۚ لَهُمْ شَرَابٌ مِنْ حَم۪يمٍ وَعَذَابٌ اَل۪يمٌ بِمَا كَانُوا يَكْفُرُونَ۟ ﴿٧٠﴾ Karşılaştır 70 Dinlerini bir oyun ve eğlence edinen, kendilerini dünya hayatı aldatmış o kimseleri kendi hallerine bırak. İnsanlara Kur’an ile şunu hatırlat Herkes kendi yaptığı günahlar yüzünden hesaba çekilecek. O zaman insanın Allah’tan başka ne bir yardımcısı ne de bir şefaatçisi olacak. Azaptan kurtulmak için her şeyini fidye olarak vermek istese bile yine de kabul edilmeyecek. İşte onlar işledikleri günahlar yüzünden helâke sürüklenmiş kimselerdir. İnkârlarından dolayı onlara kaynar sudan bir içecek ve can yakıcı bir azap vardır. TEFSİR En ciddiye alınması lazım gelen husus, ebedi hayatımızı yakından ilgilendiren İslâm’ın talimatları, emir ve yasaklarıdır. Fakat bu, kişinin Allah ve âhirete imanının varlığı, yokluğu ve derecesiyle alakalı bir durumdur. Bazı insanlar var ki, kurtuluş kapıları olan dini bir oyun ve eğlence mevzuu yapmaktadırlar. Dünya hayatına dalıp, dinin emirlerini nefsânî arzu ve isteklerine göre eğlence ve oyun kabilinden görmekte, din adına eğlence ve oyun gibi gönül eğlendirip aldatmaktan başka faydası olmayan şeylere tutunmakta, işin neticesini ve âhireti hesaba katmayarak hak dini eğlence ve oyuncak yerine koyup onunla alay etmektedirler. Ayet müslümanlara, bu tür şahsiyetsiz kimseleri terk etmelerini, bunlarla birlikte bulunmamalarını ve onlara karışmamalarını emretmektedir. Bununla birlikte bu gibi kimselere Kur’an ile öğüt verilmesini istemektedir. Çünkü insan yaptığı amellerin eline teslim edilecektir. Çekeceği azap, başkasından değil, kendi yaptığı işlerden oluşacaktır. İnsan yaptığı kötülüklerin mânevî temessülleriyle karşılaşacak, çirkin suratlı azap ejderine dönmüş günah fiillerin eline kalacak, onlardan kendini kurtarması mümkün olmayacaktır. Çünkü insan onları dünyada işleyip ruhuna yerleştirmiş ve bu can dostlarını kendi eliyle hazırlamıştır. Dolayısıyla en mühim mesele ruhu dünyada temiz tutmak, günahlardan arındırmak ve temiz bir halde Rabbine teslim edebilmektir. Yoksa azabı hak etmiş olarak ve Allah’ın affından ümitsiz bir şekilde âhirete göçen can orada perişan olacak, çirkin amellerinin eline teslim edilecek, Allah’tan başka bir dost ve yardımcı bulamayacak ve cehennemin can yakan azaplarına maruz kalacaktır. Bu sebeple, insanları böyle kötü bir akibetten kurtarmak için Kur’an’la öğüt vermeye devam edilmelidir. Kur’an’ın en başta gelen öğüdü ise, hiçbir fayda ve zararı olmayan putları bırakıp tek olan Allah’a kulluk etmektir Kaynak Ömer Çelik Tefsiri Meal Ayet Arapça قَالُوا ادْعُ لَنَا رَبَّكَ يُبَيِّنْ لَنَا مَا هِيَۙ اِنَّ الْبَقَرَ تَشَابَهَ عَلَيْنَاۜ وَاِنَّٓا اِنْ شَٓاءَ اللّٰهُ لَمُهْتَدُونَ Türkçe Okunuşu * Kâlû-d’u lenâ rabbeke yubeyyin lenâ mâ hiye inne-lbekara teşâbehe aleynâ ve-innâ in şâaAllâhu lemuhtedûne 1. Ömer Çelik Meali Yine onlar “Bizim için Rabbine dua et de onun nasıl olacağını bize daha açık seçik bildirsin. Çünkü bize göre bütün inekler birbirine benziyor. İnşallah, istenen ineği buluruz” dediler. 2. Diyanet Vakfı Meali Ey Musa! Bizim için, Rabbine dua et de onun nasıl bir sığır olduğunu bize açıklasın, nasıl bir inek keseceğimizi anlayamadık. Biz, inşaallah emredileni yapma yolunu buluruz» dediler. 3. Diyanet İşleri Eski Meali "Rabbine bizim adımıza yalvar da, mahiyetini bize bildirsin, çünkü sığırlar, bizce, birbirine benzemektedir. Allah dilerse biz şüphesiz doğruyu bulmuş oluruz" dediler. 4. Diyanet İşleri Yeni Meali “Bizim için Rabbine dua et de onun nasıl bir sığır olduğunu bize açıklasın. Çünkü sığırlar, bizce, birbirlerine benzemektedir. Ama Allah dilerse elbet buluruz” dediler. 5. Elmalılı Hamdi Yazır Meali Onlar, "Bizim için Rabbine dua et, o nedir bize iyice açıklasın, çünkü o bize biraz karışık geldi, bununla beraber Allah dilerse onu elbette buluruz." dediler. 6. Elmalılı Meali Orjinal Meali dediler Bizim için rabbine dua et nedir o bize beyan etsin, çünkü o bakare bize müteşabih geldi, Maamafih Allah dilerse elbette buluruz 7. Hasan Basri Çantay Meali Yine demişlerdi Bizim için Rabbine duâ et de o nedir? Apaçık anlatsın bize. Çünkü bizce bir çok inekler birbirine benziyor. Allah dilerse istenen ineği bulmıya muvaffak oluruz yahud hidâyete erdirilmiş bulunuruz. 8. Hayrat Neşriyat Meali Onlar tekrar şöyle dediler “Bizim için Rabbine duâ et, onun ne olduğunu bize iyice açıklasın! Çünki bize göre sığırlar birbirine benzer geldi. Bununla berâber eğer Allah dilerse, şübhesiz biz elbette doğruyu bulan kimseler oluruz.” 9. Ali Fikri Yavuz Meali Onlar tekrar şöyle dediler “ - Bizim için Rabbine dua et de bize açıklasın, nedir o? Çünkü bizce sığırlar birbirine benziyor. Allah dilerse, biz kesilmesi istenen o sığırı elbette buluruz ve hidayete ereriz.” 10. Ömer Nasuhi Bilmen Meali Dediler ki Rabbine dua et, bize açıkça bildirsin. Şüphe yok ki o sığır bize iştibahlı oldu. Ve şüphesiz ki Allah Teâlâ dilerse biz elbette hidâyete ermişler oluruz.» 11. Ümit Şimşek Meali “Rabbine bizim için dua et de onun nasıl birşey olduğunu bize iyice açıklasın,” dediler. “Çünkü inekler birbirine benziyor. Böylelikle inşaallah onu buluruz.” 12. Yusuf Ali English Meali They said "Beseech on our behalf Thy Lord to make plain to us what she is To us are all heifers alike We wish indeed for guidance, if Allah wills." Sadece meal okumak ile Kur'ân-ı Kerim'in bir çok âyetinin anlaşılması mümkün değildir. Mutlaka bir tefsire başvurulması gerekir. Bakara Sûresi 70. ayetinin tefsiri için tıklayınız * Türkçe okunuşlarından Kur'an-ı Kerim okumak uygun görülmemektedir. Ayetler Türkçe olarak arandıkları için sitemize eklenmiştir. Site Yöneticisi Türkçe Kuran-ı Kerim Yorum Yok 6,717 Görüntüleme Karia Suresi, Tekasür Suresi – 600. Sayfa – 30. Cüzün 4. Hizbi Karia Suresi Arapça ve Türkçe Oku 1. El kâriatu. 2. Mâl kâriatu. 3. Ve mâ edrâke mâl kâriatu. 4. Yevme yekûnun nâsu kel ferâşil mebsûsmebsûsi. 5. Ve tekûnul cibâlu kel ıhnil menfûşmenfuşi. 6. Fe emmâ men sekulet mevâzînuhu. 7. Fe huve fî îşetin râdiyetin. 8. Ve emmâ men haffet mevâzînuhu. 9. Fe ummuhu hâviyetun. 10. Ve mâ edrâke mâ hiyeh. 11. Nârun hâmiyetun. Kâria Sûresi Hakkında; Kâria sûresi 11 âyetten oluşmakta olup Mekke’de nâzil olmuştur. Kâria Sûresi İsmini ilk âyette geçen اَلْقَارِعَةُ kāria kelimesinden almaktadır. kāria “kapıyı çalan, dehşetten yürekleri hoplatan” mânasına gelir.. Kâria, kıyâmet isimlerinden biridir. İniş sırasına göre 30. Kur’an-ı Kerim’deki diziliş sırasına göre 101. sûredir. Kâria Sûresi Arapça Okunuşu Kâria Sûresi Türkçe Okunuşu Bismillahirrahmânirrahîm 1- El kariah2- Mel kariah3- Ve ma edrake mel kariah4- Yevme yekunün nasü kelferaşil mebsus5- Ve tekunül cibalü kelıhnil menfuş6- Fe emma men sekulet mevazınüh7- Fe hüve fi ıyşetir radıyeh8- Ve emma men haffet mevazınüh9- Fe ümmühu havıyeh10- Ve ma edrake mahiyeh11- Narun hamiyeh Kâria Sûresi Meali Anlamı Rahmân ve Rahîm Allah’ın adıyla 1. Dehşetiyle kulakları ve kalpleri çarpacak ve sarsacak o felâket! 2. Çarpacak ve sarsacak o felâket nedir? 3. Rasûlüm! Çarpacak ve sarsacak o felâketin ne olduğunu bilir misin? 4. O gün insanlar, ateş etrafında çırpınarak düşen, etrafa saçılan kelebekler gibi olur. 5. Dağlar da atılmış rengârenk yünlere döner. 6. Terazide kimin iyi amelleri ağır gelirse, 7. O, tam mânasıyla hoşnut olacağı bir hayatın içine girecektir. 8. Kimin de iyi amelleri hafif gelirse, 9. Onun sığınacağı yer, içine baş aşağı atılacağı Hâviye’dir. 10. Hâviye’nin ne olduğunu bilir misin? 11. O, son derece kızgın bir ateştir! Kâria Sûresi Dinle ❬ Önceki Sonraki ❭ Your browser doesn’t support HTML5 audio قَالُوا۟ ٱدْعُ لَنَا رَبَّكَ يُبَيِّن لَّنَا مَا هِىَ إِنَّ ٱلْبَقَرَ تَشَٰبَهَ عَلَيْنَا وَإِنَّآ إِن شَآءَ ٱللَّهُ لَمُهْتَدُونَ Kâlûd’u lenâ rabbeke yubeyyin lenâ mâ hiye, innel bakara teşâbehe aleynâ, ve innâ in şâallâhu le muhtedûnmuhtedûne. “Bizim için Rabbine dua et de onun nasıl bir sığır olduğunu bize açıklasın. Çünkü sığırlar, bizce, birbirlerine benzemektedir. Ama Allah dilerse elbet buluruz” dediler. Türkçesi Kökü Arapçası dediler ki ق و ل قَالُوا du’a et د ع و ادْعُ bizim için لَنَا Rabbine ر ب ب رَبَّكَ açıklasın ب ي ن يُبَيِّنْ bize لَنَا nasıl bir şey olduğunu مَا onun هِيَ zira إِنَّ o inek ب ق ر الْبَقَرَ benzer geldi ش ب ه تَشَابَهَ bize عَلَيْنَا ama mutlaka biz وَإِنَّا eğer إِنْ dilerse ش ي ا شَاءَ Allah اللَّهُ hidayeti buluruz ه د ي لَمُهْتَدُونَ Diyanet İşleri Başkanlığı “Bizim için Rabbine dua et de onun nasıl bir sığır olduğunu bize açıklasın. Çünkü sığırlar, bizce, birbirlerine benzemektedir. Ama Allah dilerse elbet buluruz” dediler. Diyanet Vakfı Ey Musa! Bizim için, Rabbine dua et de onun nasıl bir sığır olduğunu bize açıklasın, nasıl bir inek keseceğimizi anlayamadık. Biz, inşaallah emredileni yapma yolunu buluruz» dediler. Elmalılı Hamdi Yazır Sadeleştirilmiş Onlar Bizim için Rabbine dua et, onu bize iyice açıklasın; çünkü o sığır bize karışık geldi. Bununla beraber Allah dilerse elbette onu buluruz.» dediler. Elmalılı Hamdi Yazır Onlar, Bizim için Rabbine dua et, o nedir bize iyice açıklasın, çünkü o bize biraz karışık geldi, bununla beraber Allah dilerse onu elbette buluruz.» dediler. Ali Fikri Yavuz Onlar tekrar şöyle dediler “ - Bizim için Rabbine dua et de bize açıklasın, nedir o? Çünkü bizce sığırlar birbirine benziyor. Allah dilerse, biz kesilmesi istenen o sığırı elbette buluruz ve hidayete ereriz.” Elmalılı Hamdi Yazır Orijinal dediler Bizim için rabbine dua et nedir o bize beyan etsin, çünkü o bakare bize müteşabih geldi, Maamafih Allah dilerse elbette buluruz Fizilal-il Kuran Onlar Rabbine dua et de bu sığırı bize iyice tanımlasın. Biz sığırları birbirinden ayırdedemez olduk. Allah dilerse bu karışıklığın içinden çıkarız» dediler. Hasan Basri Çantay Yine demişlerdi Bizim için Rabbine duâ et de o nedir? Apaçık anlatsın bize. Çünkü bizce bir çok inekler birbirine benziyor. Allah dilerse istenen ineği bulmıya muvaffak oluruz yahud hidâyete erdirilmiş bulunuruz. İbni Kesir Dediler ki Rabbına dua et, bize açıkça niteliğnin ne olduğunu bildirsin. Çünkü bizce sığırlar birbirine benziyor. Allah dilerse biz elbette hidayete erenlerden oluruz. Ömer Nasuhi Bilmen Dediler ki Rabbine dua et, bize açıkça bildirsin. Şüphe yok ki o sığır bize iştibahlı oldu. Ve şüphesiz ki Allah Teâlâ dilerse biz elbette hidâyete ermişler oluruz.» Tefhim-ul Kuran Onlar yine Rabbine bir kere daha adımıza yalvar da, bize onun niteliklerini açıklasın. Çünkü bize göre birçok sığır birbirinin benzeridir. İnşaallah Allah dilerse, biz doğruya varırız» demişlerdi.

karia suresi 70 kere oku